"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suçlar :Taksirle yaralama, trafik güvenliğini tehlikeye sokma, suç üstlenme
Hüküm :Sanık ... hakkında:
I)Taksirle yaralama suçundan: TCK’nın 89/4, 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
II)Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan: TCK’nın 179/3-2,62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık ... hakkında:
I)Suç üstlenme suçundan : TCK’nın 270/1, 62, CMK’nın 231/11.maddeleri gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması
Taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ...’in mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafii ve katılan vekili tarafından, suç üstlenme suçundan sanık ... hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
“20.06.2015” olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığında yanlış yazılması, mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmekle bozma nedeni yapılmamıştır.
(A)Sanık ... hakkında taksirle yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
137 pm alkollü sanık ...’in meskun mahalde, gece vakti aydınlatmanın olduğu, iki yönlü caddede kendisine ait minibüs ile seyir halindeyken üç yönlü (T) kavşak mahalline geldiğinde, önünde sola manevra yapan katılan Hubuyat Şiret’in sevk ve idaresindeki otomobilin sol yan ve arka kısımlarına çarpması sonucu katılan ...’in yaşamını tehlikeye sokan basit tıbbi müdahale ile giderilemez şekilde, katılan ...’in basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde, katılan ...'nin hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandıkları, sanığın kaza sonrası olay yerine gelen itfaiye ekiplerince araçtan çıkarılarak hastaneye kaldırıldığı, katılanlar, itfaiye görevlileri ve tanık Nusret’in beyanları ve tüm dosya kapsamından araç sürücüsünün sanık olduğunun anlaşıldığı, katılanların caddede seyir halindeyken sinyal vererek sola dönüş yaptıkları sırada sanığın aracı ile içinde oldukları araca arkadan çarptığını savundukları, sanığın ise katılanların içinde olduğu aracın park halinden yola çıktığını beyan ettiği, görgü tanığı Nusret’in de katılanların aracının park halinden yola çıktığı sırada kazanın olduğuna dair beyanları doğrultusunda, olayın sanığın beyanlarında belirttiği şekilde meydana geldiği, İstanbul Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesinin alternatifli düzenlenen raporu doğrultusunda sanığın tali kusurlu olduğu anlaşılan olayda,
1-137 promil alkollü olduğu tespit edilen sanık hakkında TCK'nın 22/3. maddesinde tanımlı bilinçli taksir hükümlerinin uygulanmaması,
2-Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde; TCK'nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, tali kusurlu olmakla birlikte ikisi nitelikli olmak üzere üç kişinin yaralanmasına neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması;
3-Yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettiren ve kazadan dolayı doğrudan zarar gören katılan Hubuyat Şiret lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK'nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi;
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA,
(B) Sanık ... hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle yaralama suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonunda her iki suçtan sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de, TCK'nın "Trafik güvenliğini tehlikeye sokma" başlıklı 179/3. maddesinde alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek olan kişinin araç kullanma hâlinin suç olarak düzenlendiği, maddede belirtilen suçun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise bir kişinin yaralanmış olması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre; tehlikeli eylemin zarara yol açması ve her iki suçun birlikte işlenmesi halinde sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken, suçlar için Kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu ölçütünün esas alınması suretiyle, sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, ancak kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi, şikayetten vazgeçilmesi veya uzlaşma nedeni ile taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise, sanığın TCK'nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılması gerektiği, somut olayda sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırıldığı gözetildiğinde, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ''hüküm kurulmasına yer olmadığına'' kararı verilmesi yerine bu suçtan mahkumiyetine karar verilmesi;
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA;
(C)Sanık ... hakkında suç üstlenme suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 5271 sayılı CMK'nın 231/12. maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna tabi bulunduğu, aynı Kanunun 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda mercide yanılmanın başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağı nazara alınarak, katılan vekilinin temyiz isteminin itiraz mahiyetinde değerlendirilmesi suretiyle, CMK'nın 264/2. maddesi uyarınca gereği merciince yapılmak üzere dosyanın incelenmeksizin mahkemesine iadesinin temini için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.07.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.